Foggia'nın Tarihi

1920 Mayıs ayında "Maciste", yani Unione Sportiva Atleta ve Unione Sportiva Pro Foggia arasındaki birleşmeyle Sporting Club Foggia kuruldu. Kulübün ilk maçı iki yıl sonra 17 Şubat 1922 tarihinde 226. Piyade Tugayı'yla yapılan bir dostluk maçıydı.

Takım 31 Mayıs 1922 tarihinde İtalya Futbol Federasyonuyla anlaştı ve sonucunda kazanarak Birinci Lig'e yükselecekleri İkinci Lig'te ilk resmi şampiyonalarını oynayacaklardı. Bu dönem sırasında Kırmızı siyahlılar Birinci ve İkinci Lig arasında inip çıktığı bir serüven başladı.
19 Temmuz 1928 tarihinde, Kulüp Unione Sportiva Foggia olacakları Velo Club ile birleşti.

1931-1932 sezonunda Foggia, Prima Divisione'nın yükselme grubundan Serie B'ye yükselmeyi bir puanla kaçırdı. Forvet Alfredo Marchionneschi'nin 29 gol attığı ligde, Apulia takımının bir ligde en çok gol atma rekorunu kırdı ve Raggio Montanari ve Arduino Marchetti ile ünlü "Foggia delle 3 M"yi kurdular. Bu sezonun hemen ardından takım hem ligi hem de final grubunu kazanarak Serie B'ye çıkmayı başardı. Serie B'de 3 sezon geçirdikten sonra 1936 yılında tekrar Serie C'ye geri döndüler.
Bu arada, Temmuz 1939'da kulüp adını Unione Polisportiva Foggia olarak değiştirdi, aslında kulüp kendini atletizm, bisiklet, basketbol, boks, eskrim ve tenise adamıştı.

1943-45 yılları arası savaştan dolayı faaliyetlerini durdurdular. 1945'te, Dauno Şampiyonası'nı kazandıktan kısa bir süre sonra Foggia, Gruppo Sportivo Cartiera ile birleşti ve daha sonra yalnızca bir yıl boyunca sürdürdüğü IPAS Foggia ismini aldı. 1945-46 sezonunda Serie C'de grubunu dördüncü sırada bitirmesine rağmen sportif faaliyetlerinden dolayı kabul edildiği Serie B'de bir sezon kaldıktan sonra C Grubu'nda yer aldıkları ligi 26 puanla son sırada bitirerek Serie C'ye geri döndü.
1947-48 sezonundan itibaren Serie C'de beş sezon geçiren Foggia, 1951-52 sezonunda aldığı -14 puan cezasıyla birlikte Serie D'ye düşmekten kurtulamadı.

1958'de Incedit Sports Group ile birleştikten sonra adı Unione Sportiva Foggia & Incedit olan kulüp 1958-59 sezonunda Serie C'nin lig sisteminin tek gruptan iki gruba dönmesiyle lige davet edildi (Üç gruba 1959-60 sezonunda geçtiler. 1958-59 sezonunda iki grup bulunuyordu). Lige kabul edildikten iki sezon sonra Serie B'ye yükselen Foggia 19. sırada bitirip tekrar Serie C'ye geri döndü. Adeta asansör takımı olan Şeytanlar bir sezon sonra tekrar Serie B'ye yükselmeyi başardı. Rosa Rosa ve Oronzo Pugliese'nin Foggia'sı Serie A'ya ilk kez yükseldiği 1963-64 sezonunda tarih yazdı. 1963-64 sezonunda Serie B'den, Serie A'ya yükselen Foggia 3 sene üst üste burada kaldı. 31 Ocak 1965'te hala Pugliese'nin rehberliğinde Foggia, o zamanlar teknik direktör Helenio Herrera tarafından yönetilen Dünya şampiyonu "Grande Inter"e karşı tarihi bir 3-2'lik galibiyet aldı. Sezonu, İtalya'nın Galler'e karşı oynayacağı kadroya çağrılacak iki oyuncusu Micelli ve Nocera'nın başarılarıyla taçlandırdı. İtalya 4-1 kazandı ve Nocera tabelaya adını yazdırmayı başardı. Sezon sonunda Pugliese, Roma'nın başına geçmek için takımdan ayrıldı. Pugliese yerini Egizio Rubino'ya bıraktı ve Foggia, bir önceki sezona göre daha fazla zorlansada, düşmekten kurtuldu. Ancak ertesi yıl Foggia küme düştü. Rubino yönetiminde 10 maçta 3 puan toplayıp 24 gol yiyen Foggia için unutulamaz bir sezondu.
Başarısızlık sonrası Rubino kovuldu ve yerine Bonazzini getirildi. Bonazzini yönetiminde takım gelişim kaydetti ancak küme düşmekten kurtaramadı. Sezon sonunda başkan Rosa Rosa da küme düşmelerinin ardından kulüpten ayrıldı. 1966-67 sezonun sonunda küme düşen Foggia 1973-74 sezonunda Lazio ile Scudetto'yu kazanacak olan Tommaso Maestrelli önderliğinde 3 yıl aranın ardından 1970-71 sezonunda Serie A'ya yeniden yükseldi. Takım, Serie A ve Serie B arasında üç kez gidip geldiği bu sekiz sezonluk sürecin sonunda kendini tekrar Serie C'de buldu.

Serie B'ye geri düşüşü takip eden süreçte kendisini Serie C'ye sürükleyen sert bir çöküş yaşadı. 80'li yılların çoğu sezonunu Serie C1'de mücadele ederek geçirecek olan Foggia, bu zorlu dönemleri yaşarken yerel rakipleri Bari, Lecce, Barletta ve Taranto üst seviyelerde oynuyordu.

1989 yılı Foggia tarihinde önemli bir yer edinecek bir ismin, Çek teknik direktör Zdenek Zeman'ın kulübün başına geçireleceği dönemdi. Zeman'ın takıma katılmasıyla kulüp tarihindeki muhteşem periyot başladı.

Çek teknik direktörün agresif ve göze zevkli gelen futbolu 4-3-3 formasyonu temelliydi. Pres, ofsayt taktiği ve top ve oyuncu arasındaki coşkun bağ, Zeman'ın Foggia'sının alametifarikasıydı. Kulüp ilk Serie B'ye geri dönüş yaptı, ve ardından 1990-91 sezonunda Serie B'yi üstün bir şekilde kazandılar ve Serie A'ya yeniden çıktılar. 1991-92'de Serie A'ya geri dönüşten sonra, Foggia Mucizesi rakip farketmeksizin mücadele edebileceğini kanıtladı ve oynadıkları cezbedici futbolla basının takdirini topladı.

Zemanlandia terimi, Zeman'ın yarattığı oyun stilini belirtmek için sonradan uydurulmuş bir kelimedir ve bu tarz 1990'ların Foggia takımıyla harfiyen ilişkilidir. O dönem Foggia takımı, özellikle Giuseppe Signori, Francesco Baiano ve Roberto Rambaudi'li forvet üçlüsü ve Rus yıldız Igor Shalimov gibi yıldız oyunculardan oluşmaktaydı. O sezon Foggia, 58 gol atıp aynı sayıda gol yiyerek garip bir uyum yakaladı.

1992-93 sezonu öncesinde Luigi Di Biagio ve Hollandalı Bryan Roy takıma katıldı. Ancak önemli güç kaybettiler Signori Lazio'ya, Baiano Fiorentina'ya Rambaudi de Atalanta'ya transfer oldu. Hücum hattı üçlüsü diğer takımlarca kapışılan Foggia'nın işi epey zorlaştı. Son olarak Shalimov da Inter'in yolunu tuttu. Bu sarsılmanın ardından ligi 11. sırada bitirdiler.

Dan Petrescu, Genoa'nın yolunu tuttuktan sonra defansa Pisa'dan transfer edilen Arjantinli Jose Chamot geldi. 1993-94'te performanslarını biraz düzelttiler ve ligi 9. bitirdiler.

Roy, 12 golle takımın en golcü ismi oldu. Chamot bir sezonun ardından Lazio'ya gitti ve Roy'un performansı da onu Nottingham Forest'e götürdü. Tüm yıldızlarını göndermiş ve takıma toplamda 60 milyar liret kazandırmış olan Zeman bu mütevazi takımla UEFA Kupası şansını kovaladığı 3 sezonun ardından Lazio'nun başına geçmesiyle, Foggia'nın Zemanlandia'sının bitişinin işaretiydi ve böylece Satanelli'nin zafer dolu günlerinin sonu geldi. Düşüşün ardından, 1997-98 sonunda Serie C'ye kadar gerilemelerinden önce Foggia, Serie B'deki iki sezonunu tablonun orta sıralarında tamamladı. Kulüp çöküşüyle başa çıkmak konusunda başarılı değildi, Serie C1'deki sezonu Serie C2'ye düşüşü izledi. 

İtalya futbolunun dördüncü klasmanında futbol oynamak Zemanlandia günlerinden daha az cezbedici olduğu kesindi fakat Pasquale Marino'nun teknik direktörlüğünde ve Roberto De Zerbi'yle Michele Pazienza'nın anahtar rolü üstlendiği bir süreçte kulüp 2002-03 sezonunda uzun bir geri dönüş yolu çizerek Serie C1'e yükselmeyi başardı.

Ligi orta sırada bitirdikleri ve gelecek yıl için iyi transferle geçen 2003-04 sezonunun ardından, Foggia'yı ekonomik sorunlar vurdu ve teknik direktör Marino'yu ve tüm en iyi oyuncularını kaybetti
Haber taraftarları umutsuzluğa sürükledi ancak Giuseppe Coccimiglio kulübün kontrollerini eline aldı ve takımın tarihi ismi Unione Sportiva Foggia'yı üstlenen yeni kulübe güven verdi ve N.O.I.F.'nin 52. maddesinin 3. fıkrası sayesinde ligdeki yerini koruyabildi. İki sezon daha orta sırada bitirdikten sonra, bu süre zarfında beş teknik direktör değiştirildi, Coccimiglio'nun da oyunculara maaşlarını zamanında vermemesi eleştirildi ve bu durum istikrarsızlığı yarattı.

Karmaşık müzakerelerden sonra, şirket Tullio Capobianco liderliğindeki yerel girişimcilerden oluşan bir ekibin eline geçti. Kulüp sonraki yılları Serie C1'de orta sıralarda geçirdi, 2006-07 sezonunda play-off finalinin iki ayağınıda Avellino'ya kaybederek Serie B'ye geri dönüş umutlarını yitirdi. Takip eden sezonda, 2007-08'de tekrar play-offlara kalan Foggia, bu sefer yarı finalde Cremonese'ye elendi.

2010 Haziran ayında 1990'ların ihtişamlı yıllarında Foggia'nın başkanı ve sahibi olan Pasquale Casillo kulübü yeniden satın aldı ve teknik direktör olarak Zeman'ı, futbol direktörü olarak da Giuseppe Pavone'u atayarak Foggia'nın eski üçlüsünü yeniden bir araya getirdi.

Ancak, Lorenzo Insigne ve Marco Sau gibi en üst seviyede oynamaya devam eden birkaç genç ve gelecek vadeden oyuncuların etkileyici performanslarına rağmen, Foggia play-off elemelerini kaçırdı.

2011-12 sezonunun bitiminden sonra Foggia, Lega Pro Prima Divisione'ye girmesi reddedildi ve böylece profesyonel futboldan dışlandı.

2012 yazında, Foggia şehrinin futbol tarihine devam etmesi için A.C.D. Foggia Calcio adlı yeni bir kulüp kuruldu. Kulüp, Serie D'den başladı ve bir sezon sürmeden Serie C'ye terfi etmeyi başardı. A.C.D. isminiyse bu süreçte bıraktı. 2013 yazında profesyonelliğe geri dönen kulüp adını Foggia Calcio S.r.l olarak değiştirdi. 2015 Haziran'ında Sannella kardeşler tarafından büyük orandaki hissesi satın alınan Foggia, Ağustos 2016'da eski oyuncuları Giovanni Stroppa önderliğinde 19 yıllık aranın ardından Serie B'ye yükseldi.

2017-18 sezonunda, karmaşık başlangıca rağmen ,takım ligin ikinci bölümünde çıkışa geçerek play-off potasının 2 puan gerisinde bitirmeyi başardı. Bir sonraki sezon Foggia, idari usulsüzlük nedeniyle, sonraki günlerde 8'e sonra 6'ya düşecek olan 15 puan silme cezası alarak ligdeki konumunda büyük kayıp yaşadı. Teknik direktör değişikliklerinin ardından kötü gidişata dur diyemeyen Satanelli iki yıl kalmayı başardığı Serie B'den düştü. Bir sonraki sezon finansal fair playe uymayan kulübe İtalya Futbol Federasyonu tarafından lig düşürülme cezası verildi ve takım Serie C'den D'ye geriledi. Sannella kardeşlerin takımın ekonomisindeki başarısızlığı beyaz bayrak çekmeleriyle sonuçlandı.

2019 yılında 500.000 euro'luk bir çekle, Foggia belediye başkanı Franco Landella tarafından Sardunyalı girişimciler Roberto Felleca ve şu an takımın tüm hisselerine sahip ilk kadın başkanları olan Maria Assunta Pintus'a takımı devretti.

Teknik direktörlük koltuğuna ligdeki ilk maçı sonrası istifa edecek olan eski Brezilyalı orta saha oyuncusu Mancini getirildi. Onun boşluğuysa Ninni Corda'yla dolduruldu. Takım bu süreçte Serie D'nin H grubunu Bitonto'nun ardında ikinci sırada bitirdi.

O an ki düşüncelerine göre bu ligde bir sene daha oynayacaklardı. Fakat Bitonto'nun İtalya Federasyonu'nun yaptığı soruşturma sonrası beş puanı silinmesi Foggia'nın ligi lider bitirmesine neden oldu ve Serie C'ye yükselmeyi başardılar.

Şu an Serie C'nin C Grubu'nda yer alan takım ligi 9. sırada bitirdi ve play-offlara katılarak Serie B'ye yükselme mücadelesi verecek. Yükselme play-offunun ilk turunda Catania'yı deplasmanda 3-1 eleyen Foggia sonraki turda ezeli rakibi Bari'ye elenmekten kurtulamadı.

Takımın teknik direktörlük koltuğunda sezon başında getirilen 40 yaşındaki İtalyan teknik direktör Marco Marchionni bulunuyor. 46 maçta 24 galibiyet, 9 beraberlik ve 13 mağlubiyet alan Marchionni'nin maç başına puan ortalamasıysa 1.76

İstatistiksel olarak sezonun en dikkat çeken oyuncuları

13 Gol & 5 Asist - Alessio Curcio
6 Gol & 2 Asist - Filippo D'Andrea
6 Gol - Michele Rocca

6 Asist - Roberto Di Jenno

Renklerine gelecek olursak, şeytan ateşini ve karşılarındaki rakiplerin korkusunu temsil etmek için kırmızı ve siyah renklerini seçtiler. Bu renklerin seçimi Foggia'nın kurucuları arasında Tiberini kardeşlerin Milan ve ideolojisinin hayranı olmalarından gelmektedir.

 
Foggia, tarihinde kullandığı birkaç sembolü vardı: Bunların arasında en gözdesi su üzerindeki üç alevdir (Foggia'nın belediye arması örnek alınmıştır.) ve şeytanlı logosundan önce bu kullanılmıştır. Bu ikinci sembol nedeniyle, Foggia oyuncularına "Satanelli" lakabı verilmiştir.

1920'de kullandıkları amblemi 100. yıla özel altın kaplama çerçeveyle güncelleyerek yeni logoları olarak değiştirdiler.

Foggia iç saha maçlarını 25.085 kapasiteli Pino Zaccheria Stadyumu'nda oynamaktadır. Stadyum adını 4 Nisan 1941'de Tiran'daki Greko-İtalyan Savaşı sırasında hayatını kaybeden Foggia'lı cesur bir teğmen, atlet ve yerel basketbolun öncülerinden Pino Zaccheria'dan almıştır.

Taraftarlarıysa renkli ve tutkulu tezahüratlarıya Foggia Ultras İtalya'nın her yerinde bilinir. Curva Sud 2002'de vefat eden tarihi ultras lideri Piero La Salandra'ya ve Curva Nord'da 2012 yılında vefat eden eski kalecileri Franco Mancini'ye adanmıştır.

İLGİNÇ BİLGİ | Şu an 100 yaşında olan Foggia taraftarı Nonno Ciccio, savaş yılları dışında 1937'den beri maçlara istikrarlı bir şekilde katılırken, Nonno şimdi İtalya'nın en eski Ultras'ı olarak gösteriliyor. Kendisi Ocak ayında da Covid'i yenmiştir.

Foggia'nın en büyük rakibi Bari'dir ve bunların arasında oynanan maça "Derby d'Apulia" denmektedir. Derbinin ismi Puglia (Apulia) bölgesinden gelmektedir.

En son karşılaştıklarında Bari evinde 3-1 galip gelmeyi başarmıştı.

Foggia'nın en efsanevi oyuncusu bu formayla 424 maça çıkan Giovanni Pirazzini'dir. En skorer oyuncusuysa 121 gol atan Cosimo Nocera'dır.