Ana içeriğe atla

Monza'nın Tarihi


1 Eylül 1912 yılında birkaç şehir kulübünün birleşmesiyle Monza Foot Ball Club ortaya çıktı. İlk galibiyetlerini 20 Eylül 1912'de Juve Italia'ya karşı aldılar.


Monza'nın ilk zamanlarda resmi rengi mavi ve beyazdı. Daha sonra kulüp 1928 yılında günümüzde de kullandığı kırmızı ve beyaz renkleri benimsedi.


1949 yılında başkan Giuseppe Borghi, kulübün başarılı bir şekilde büyümesinin temellerini atmaya karar verdi. 2 yıl sürecek bu büyümenin temelleri sonunda bir üst lige yükselmeye yol açtı ve tarihinde ilk kez 3 Haziran 1951 yılında Serie B'ye yükselmeyi başardılar.

Zorlu 1954/55 sezonunun sonunda, Simmenthal Yemek Şirketinin sahibi Dr. Claudio Sada kulübün yeni başkanı oldu. AC Monza bir sonraki sezonu Como'yla aynı puanda (43) bitirerek üçüncü sırada yer aldı.


1962 yılında 50. yılını kutlayan Monza, İki yıl sonra Simmenthal ile olan sponsorluğunu bitirme kararını almıştır ancak 8 Temmuz'da Başkan Giovanni Centemero devreye girererek, Sada'yı kulübü bir yıl daha yönetmesi için ikna eder.

1965/66 sezonunun sonunda kulüp, Serie B'de art arda geçirdiği 19 yılın ardından üçüncü lige düştü. Bir sonraki sezon kulüp, ezeli rakibi Como'yu playofflarda yenmeyi başardı ve bir yıl geçirdiği üçüncü ligden terfi ederek Serie B'ye yükseldi.

1969/70 sezonunda Monza, neredeyse Serie A'ya çıkmayı başarıyordu. Olağanüstü bazı sonuçlara rağmen takım sezonun 37. haftasında Varese'ye karşı oynadığı maçı yenildi ve yükselme şansını kaybetti. 70'li yıllarda kulüp ismini Associazione Calcio Monza olarak değiştirdi.


1972'de en çok sevilen başkanlardan biri olan Giovanni Cappelletti takımın başına geçti. Yeni dönemin yöneticisinin danışmanı sayılan Italo Allodi ile birlikte bir işbirliği doğdu. Takım üst seviye oyunculardan oluşuyordu, fakat iyi sonuçlardan yoksundu.


Son hafta da oynanan Bari maçındaki 3-1'lik yenilgi Monza'nın üçüncü lige düşmesine neden oldu. Cappelleti havlu atmadı ve geri dönüş için yeni temeller atma yoluna gitti.


29 Haziran 1974'te Monza, Lecce'yi üçüncü lig ulusal kupasında 1-0 yenerek ilk kupasına ulaştı. Hemen bir yıl sonra da kulüp Sorrento'yu finalde penaltılarda yenerek kupayı yeniden kazanmayı başardı.


Bir sonraki sezonun ardından (1976) Monza, Serie B'ye yükseldiği sezon Anglo-Italian Kupası (1970 ve 1996 yılları arasında İngiliz ve İtalyan takımlarının karşı karşıya geldi resmi olmayan bir kupadır) finalinde Wimbledon'ı finalde mağlup ederek kupayı kazandı.

Beş sezon geçirdiği Serie B'nin ilk dört sezonunda sürekli ilk beş içerisinde olan kulüp için 1978-79 sezonu pekte iyi geçmedi ve 37. haftada evde alınan Lecce mağlubiyeti kulübün doğrudan Serie A'ya yükselme başarısını engelledi.


Monza, ligi 4. sırada aynı puanda bitirdiği Pescara ile play-offta eşleşti, fakat mutlu sonla bitmedi: Maçı kaybederek birkez daha yükselme şansını kaçırdı.

1980'de Valentino Giambelli kulübün yeni başkanı oldu. Onun yeni macerası iyi başlamadı ve kulüp sezon sonunda Serie C'ye düştü. Sonraki yıllarda kulüp Serie B ve Serie C arasında inişli çıkışlı yıllar geçirdi; 1987/88 sezonu içerisinde, Pierluigi Casiraghi ve Alessandro Costacurta gibi geleceğin efsanelerinden oluşan bir takımla Monza bir kez daha ikinci lige yükseldi ve Serie C Ulusal Kupasını da kazandı.

28 Ağustos 1988 yılında Monza yeni stadyumu Brianteo'da ilk maçını oynadı. Açılış maçı taraftarların asla unutamayacağı bir karşılaşmaydı; Ulusal Kupanın ilk turunda Serie A takımı Roma'yı mağlup etmeyi başarmışlardı.


7 Haziran 1990'da üzücü bir sezonun ardından Monza play-out maçında Messina'ya yenildi ve iki sezonluk aranın ardından Serie C'ye geri döndü.


13 Haziran 1991'de Palermo'yu finalde yenerek Monza dördüncü kez Serie C Ulusal Kupasına ulaştı. Gelecek yıl ise 31 Mayıs 1992 tarihinde kulüp bir kez daha Serie B'ye yükselmeyi başardı ve iki sezon sonraysa küme düştüler.


Geçen üç sezonun ardından 1997'de Giambelli, AC Milan ile meşhur bir işbirliği anlaşması imzaladı. Biancorossi aynı zamanda play-offları yeniden domine ediyordu ve bu sırada yarı finalde Brescollo'yla yüzleşti; Final kapısını Pietranera açtı. 15 Haziran 1997'de Ferrara'daki tarafsız sahada, Monza şanlı günlerini yaşadı. Carpi'ye karşı oynanan heyecanlı maç, Pietranera, Cancellato ve Asta'nın Biancorossi'yi Serie B'ye uzandıran golleriyle 3-2 Monza galibiyetiyle bitti. Bir sonraki sezonda takım, AC Milan'dan gelen yabancılarla kadrosunu zenginleştirdi. Buna rağmen takım bir varlık gösteremedi ve takımın başına yeniden getirilen Piero Frosio, Monza'yı ligde tutmayı başardı.

Kulübün başında geçen 19 yılın ardından Valentino Giambelli Monza'dan ayrıldı ve Piero Fazzolari yeni başkan oldu. Sonraki yıllar Monza için çok zorlayıcı geçti, ve kulüp her zaman ki gibi çok az farkla düşmekten kurtulmayı başardı.


Fazzolari'nin Monza macerası yalnızca bir yıl sürdü ve 2001'de Massimo Belcolle yeni başkan oldu. Fakat durum gittikçe kötüleşti, çünkü takım iki yıl içerisinde Serie B'den Serie C2'ye kadar düştü.
Kulüp iflasını açıklamak zorunda kaldığı sırada 18 Mart'ta Monza, tarihinin en düşük puanını topladı (24 puan).

3 Haziran 2004 tarihinde İtalyan girişimci Gianbattista Begnini, AC Monza Brianza 1912 ismini almasına neden olacak açık arttırmada kulübü satın aldı.


Yeni macerasına olumlu bir başlangıç yaptı ve AC Monza Brianza 2004/05 sezonunda Serie C1'ye yükseldi. Begnini yönetimi iyi bir şekilde başladı. 2004/05 sezonunda AC Monza Brianza Serie C2'yi üçüncü sırada bitirdi ve playofflara katılmaya hak kazandı.


Yarı finalde Biancorossi, Valenzana'ya karşı kaybetti fakat kusursuz finansal yönetimi sayesinde Serie C1'e yükseltildi.

Yaz sırasında teknik direktör Antonio Sala, birçok Serie B takımı tarafından aklı çelinince Monza'yı bıraktı ve yerine Giuliano Sonzogni çağrıldı.

.

Sezonun başlangıcı beklentilerin üzerindeydi ve İtalya Kupasında ilk turda Lecce karşısında galip gelerek bir üst tura yükseldi. 2005/06 sezonunda istekli ve arzulu yeni oyuncuların Monza'yı play-offlara götürmesi, taraftarların dahi akıllarına getiremediği bir sonuçtu.


Yarı finalde Pavia'yı yenmelerinden sonra karşılarında kalan tek engel Genoa'ydı. Tıklım tıklım dolmuş olan Brianteo Stadında, "Rossoblu" ilk ayağı 2-0 kazandı. Sonzogni'nin takımı pes etmedi ve ikinci ayakta Monza maça karakterini koydu: Bitime yarım saat kala Egbedi'nin golü 30 bin taraftarın bulunduğu Ferraris Stadını susturdu, fakat ilk ayakta alınan sonuç sonrası bu geri dönüş için yeterli değildi.

Serie C1 2006/07 sezonunda Monza bir kez daha ligin büyük başrolleri arasındaydı. Sonzogni hala takımın başındaydı. Bu sezon playoff finallerine kadar çıkan Monza, finalde karşılaştığı Pisa'yı ilk maçta 1-0'la geçerken, ikinci maçı uzatmalarda yediği golle 2-0 kaybederek Serie B'ye çıkma şansını elinden kaçırdı.


2007/08 sezonunun başlangıcında Sonzogni'nin hala başında olduğu Monza tamamiyle yenilenmiş kadrosuyla ortaya çıktı. Ligdeki yarış iyi başlamadı. İlk beş maçta yalnızca beş puan toplayabilen Biancorossi adeta can çekişti; 5. haftada Lecco yenilgisinden sonra Sonzogni'yle karşılıklı anlaşarak yollar ayrıldı. Onun yerine, Başkan Begnini eski forvetleri Giovanni Pagliari'yi getirdi. Pagliari oyuncularını ayakta tutmak için motivasyon verdi, ancak bu yenilik takımın play-off potasına girmesine yetmedi ve sezon sonunda AC Monza, ligi sekizinci sırada bitirdi.


2008/09 sezonu Giovani Pagliari'nin yerine geçen Dario Marcolin'in takımın başına gelmesiyle başladı. Sezonun ilk başları çok sayıda beraberlikle sonuçlandı ve Legnano maçında gelen 3-0'luk galibiyet sonunda sekiz maç sonra ilk üç puanını aldı. Sezonun ortasına kadar, Monza'nın lig macerası çok sayıda iniş çıkışlarla betimlenir.


Aralık ayında Başkan Begnini, Giuliano Sonzogni'yi teknik direktör olarak takımın başına yeniden getirmeye karar verdi. Marcolin'in Monza kariyeri 4 galibiyet, 7 beraberlik ve 6 yenilgiyle bitti. Takım sezonun ikinci yarısında da uğraş verdi ve Monza, Lumezzane ile oynadıkları son lig maçında aldıkları 3-3'lük beraberlikle play-out oynamaktan son anda kurtuldular. İki ay sonra, 13 Temmuz'da büyük bir yenilik yaşandı: Uzun bir müzakere sonucunda, Begnini'den Holding PaSport slr'ye devir teslim yapılan basın toplantısında resmen gerçekleştirildi. Kulübün başına Stefano Salaroli getirilirken, Pierangelo Mainini başkan yardımcısı ve Massimiliano Rossi de CEO olarak görev aldı.


Takımın teknik direktörü Roberto Cevoli, asistanı Leandro Vessela ve takımın sportif direktörü Vincenzo Tridico oldu. Yeni teknik heyette ayrıca Clarence Seedorf, Giuseppe Bergomi ve Marco Ferrante gibi eski önemli Serie A oyuncularını da içeriyordu.


Bir sonraki sezonlarsa kulüp için çalkantılı geçti; Serie B'ye dönmeyi başaramayan Monza, 2015'te tarihinde ikinci kez iflasını açıklamak zorunda kaldı.

2 Temmuz 2015 tarihinde Nicola Colombo, takımın ismini bir kez daha değiştirecek AC Monza Brianza'yı satın aldı (ilk olarak S.S.D. Monza 1912 ve sonra SS Monza 1912). 23 Nisan 2017 tarihinde, iflasından iki yıl sonra Monza Serie D'yi kazanarak profesyonel futbola geri dönüş yaptı.


28 Eylül 2018 tarihinde Berlusconi'nin sahip olduğu Fininvest S.p.A., Monza futbol kulübünün satın alımını nihayete erdirdi; AC Milan'daki zafer dolu eski deneyiminden sonra tekrar bir araya gelen Berlusconi ve Galliani'nin takımın başına gelişi şehir için olağanüstü bir olaydı.


Kulübün yeni sahibinin ana hedefi netti: takımı tarihi boyunca hiç yer almadığı Serie A'ya yükseltmekti. 2018/19 Serie C play-offlarını kaybetmelerinden sonra, 2019 yazında Başkan Berlusconi, Serie B'ye yükselmek için kadroyu tamamen yeniledi. Bu arada eski ismi AC Monza'ya geri dönen kulüp 2019/20 sezonunu domine ettiler ve 19 yıl sonra ikinci lige geri döndüler.


8 Haziran 2020 tarihinde Monza resmi olarak Serie B'ye geri döndü. Ligi domine ettiler fakat Covid-19 nedeniyle lige ara verilmesinden sonra Monza, rakibinin üstünde 16 puan farkla Serie C A Grubu'nu lider bitirdi.


Monza'nın büyük bir heyecanla, hırsla ve çok net hedeflerle Serie B'ye geri dönüşü Başkan Silvio Berlusconi'nin ifade ettiği şu sözlerle özetlenir: "Kim mücadele etmeye inanıyorsa, kim tüm engelleri aşmayı inanıyorsa ve kim kazanmaya inanıyorsa."

Günümüze gelecek olursak, bu sezon ligi üçüncü sırada bitiren Monza play-offlara kaldı. Yarı finalden başlayacak olan takım Cittadella ile eşleşti, ilk maçı evinde 3-0 yenilirken deplasmanda 2-0 yenmesine rağmen bu skor onlar için yeterli olmadı ve elendiler.


Takımda Mario Balotelli ve Kevin-Prince Boateng gibi yıldızlar yer alıyor. Balotelli çıktığı 14 maçta 6 gol ve 1 asistle oynarken, Boateng 25 maçta 5 gol ve 4 asist ile oynuyor.

BİLGİ | Patrice Evra bir sezon AC Monza'da oynadıktan sonra Nice transfer oldu. (1999/00)


Teknik direktörlük koltuğundaysa 2018 yılında başa geçen Milan ve Lazio'dan da tanıyacağımız eski oyuncu Cristian Brocchi bulunuyor. Üç sezondur takımın başında olan Brocchi 116 maça çıktı; 61 galibiyet, 32 beraberlik ve 23 mağlubiyet aldı. Maç başına puan ortalamasıysa 1.85


Takımda istatistikleriyle dikkat çeken ilk üç oyuncu; Davide Frattesi (8 gol, 2 asist), Christian Gytkjaer (6 gol, 5 asist) ve Dany Mota (6 gol, 5 asist).

Monza'nın logosunda bulunan tacın anlamı: 4. yüzyılda yapılan demir taç Hristiyanlık döneminin en eski kraliyet simgelerinden biri olarak nitelendirilebilir. Orta çağ İtalya'sında Lombard krallığının tacıdır ve İtalya kralı olacak kutsal Roma İmparatorunun krallığını simgeleyen taçtır. Taç giydirme töreninde bu taç kullanılırdı.

Kılıcın anlamıysa, Monza için önemli bir şahıs olan Estorre Visconti'nin müzede saklanan kılıcını simgeler.


Monza, iç saha maçlarını 18 bin 568 kapasiteli Brianteo Stadyumu'nda oynamaktadır.


Taraftarlarına gelecek olursak stadın Curva Sud bölümü Aralık 1998'de erken ölen genç taraftarının anısına Curva Davide Pieri olarak da adlandırılır. Batı tribünü, 2018'de vefat eden önemli taraftarlardan biri olan Angelo Scotti'nin adını taşırken, basın tribünüyse 3 Temmuz 2008'de vefat eden gazeteci ve Monza taraftarı Claudio Parma'nın anısına adı buraya verilmiştir.


Ezeli rakibiyse Como'dur ve bunların arasında oynanan maça "Derby calcistici in Lombardia" denmektedir. Derbinin ismiyse iki takımın da Lombardiya bölgesinde olmasından dolayı gelmektedir.

En son Ocak 2020'de karşılaştıkları maçta 1-1 berabere kalmışlardı.


Monza, en üst ligde hiç oynamamış olmasına rağmen, yıllar boyunca hem Serie A'da hem de milli takımda iz bırakan çok sayıda yeteneğin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Özellikle kalecileriyle; Luciano Castellini, Giuliano Terraneo, Francesco Antonioli, Luca Castellazzi ve Christian Abbiati

Diğer oyuncularsa; Claudio ve Patrizio Sala, Daniele Massaro, Roberto Antonelli, Angelo Colombo, Pierluigi Casiraghi...
 
Takımın enleriyse şöyle: En çok forma giyen oyuncusu 552 maçla Fulvio Saini olurken en çok gol atan oyuncusu 83 golle Bruno Dazzi'dir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Totonero Skandalı

La Gazzetta dello Sport: Ne Kadar Üzücü: Sahada Kelepçeler. 12 Tutuklu. Bahse dahil olan Milan başkanı Colombo ve 11 futbolcu hapishanede. Totonero Skandalı, 1979-80 dönemi arası yaşanan Serie A ve Serie B maçlarını içeren ve 32 yaşındaki meyve-sebze toptancısı Massimo Cruciani ve 45 yaşındaki restoran sahibi Alvaro Trinca adlı iki Romalı iş adamının başrolünü oynadığı bir dizi şike olayına verilen isimdir. Trinca'nın La Lampara adındaki restoranı, Roma ve Laziolu yerel ve uluslararası birkaç oyuncunun uğrak noktalarından biriydi. Burası yalnızca yemek yemek için buluşulan bir yer değil aynı zamanda ücret karşılığı şike olayları için anlaşma yapılan bir yerdi. Laziolu oyuncular gecikti. İlk deneme 1979 sonlarında Lazio ve Palermo arasında oynanacak bir hazırlık maçıydı fakat Laziolu oyuncuların uçağı kaçırmaları nedeniyle geciken maç, planlandığı gibi beraberlikle sonuçlandı. İkinci bir deneme yine Palermo'nun içinde yer aldığı bir karşılaşmaydı. Palermo ve Taranto arasında oyn

Pro Vercelli'nin Tarihi

Vercelli şehrinin takımı olan Pro Vercelli'nin futboldaki kökenleri 1892 yılında Società Ginnastica Pro Vercelli kurulması ve 1903 yılında Marcello Bertinetti tarafından futbol bölümünün kurulmasına kadar gidiyor. S.G. Pro Vercelli ilk resmi maçını 3 Ağustos 1903 yılında Forza e Costanza'ya karşı oynadı. Kulübün lakabı beyaz forma ve siyah şort giydiklerinden dolayı Bianche Casacche (Beyaz Gömlekliler) olarak anılıyor. Kulübün bir diğer lakabıysa The Lions (Aslanlar)   Kulübe ev sahipliği yapan stadyumsa 1932 yılında açılışı yapılan 5500 seyirci kapasiteli Silvio Piola Stadyumu. İlk ismi Leonida Robbiano olan stadyum daha sonra 1996 yılında vefat eden eski efsane oyuncusu Silvio Piola'nın anısına 1998 yılında değiştirildi. Kulübün 7 Serie A şampiyonluğu bulunuyor. 1907 yılında Serie A'ya yükselen takım 1913'e kadar 6 yıl içerisinde 5 kez şampiyonluk kazandı. Kulüp 1908 ve 1909'da arka arkaya şampiyonluklar kazandı, ardından 1911-1913 yılları arasında üç şampiyo